Şimdiki koumuzda yazılımcı olmak istiyorum, nasıl yazılımcı olurum, nereden yazılıma başlarım hakkında sorularınıza cevap bulabileceksiniz.
Bu iş bana göremi?

Evet bu iş tam sana göre…
Büyük bir ihtimalle bu satırları okuyan kişilerin çoğu yukarıdaki cümleye katılıyordur ancak bu durum her zaman böyle olmayabilir. Ben size bu mesleğin avantajlarını ve dezavantajlarını anlatmak istiyorum ki gerçekten bu iş tam size göremi yada değil mi, tam olarak karar verebilesiniz.
Öncelikle ilk şartımız matematik, iyi bir matematik kafasına sahip değilseniz işiniz biraz zor olabilir. Problem çözme yeteneklerinizin gelişmiş olması sizin için çok büyük bir avantajdır. Eğer sayısal tarafınız yoksa ve pek sevmiyorsanız yazılım işine bulaşmayın derim.
İkinci şartımız azim ve sabır. Azimli olmak önemli çünkü karşımıza bir sorun çıktığında bazen sorunu çözmemiz günler alabiliyor. Biraz abarttığımı düşünebilirsiniz ama bu yazılım ortamında gayet normal bir şey. Zaten işin içine girdiğiniz zaman bunu bir süre sonra fark edersiniz. Bunu bende çok fazla yaşıyorum hatta bu iş bana göre değil dediğim zamanlar bile oldu. Fakat işin peşini bırakmadım, sorunların üzerine gidip farklı çözüm yolları denedim ve sonuç olarak çözüme ulaştım. Bu yüzden azim ve sabır şart. Küstüm oynamıyorum diyerek maalesef yazılımcı olamazsınız.
Üçüncü şartımız ise doğru yönlendirme ve teorik bilgi sahibi olabilmektir. Özellikle bu makalede bu işe nasıl başlayacağınız ile ilgili ipuçlarını vermeye çalışacağım. Size sunacağım bu hamlelerin ardından hedeflerinize hızlıca ulaşmanızı sağlayacağız.
İlk önce neler yapabiliriz?
İlk konumuz algoritma. Hangi programlama dilini kullanırsanız kullanın, hangisini öğrenmek isterseniz isteyin ilk öğrenmeniz gereken konu algoritmadır.
Nedir bu algoritma?

Bir sorunu çözmek veya bir amaca ulaşmak için planlanan yola, takip edilen işlem basamaklarına algoritma denir.Algoritma belirtilmiş bir başlangıcı ve sonu olan işlem kümesidir. Bir amaca ulaşmak için çözüm yolları ve sıralaması belirlenir. Algoritma bu sırayı takip ederek sizi en mantıklı çözüme ulaşmanızı sağlar. Bence algoritma proglamlama mantığıdır.
Yazılımcı olabilmek için ilk öğrenmeniz gereken yazılım dili değil, programlama mantığıdır. İlk öğrenmeye başladığınız yazılım dili ile birlikte programlama mantığınıda iyice öğrenmeniz gerekir. Eğer programlama mantığını güzelce öğrenirseniz ikinci bir yazılım dilini öğrenmek daha kolay olur.
Sonuç olarak önce bir yazılım dilini seçiyoruz ve onu iyice öğreniyoruz bununla birlikte programlama mantığını da öğrenip, azim ve sabırla çalışıp yazılımcılığa giriş yapıyoruz.
İngilizce bilmem gerekiyor mu?
Yazacağınız her programlama dili genel olarak ingilizce gerektiriyor. Ama bu ingilizce aşırı iyi olmasına gerek yok. Teknik ingilizce seviyeniz iyi ise genel olarak işinizi görür ama ingilizceniz ne kadar iyi olursa sizin için o kadar iyi olur.
Kursa gitsem faydası olur mu?

Kursa giderseniz tabi ki faydasını görürsünüz ama çok da işe yaradığını söyleyemem. Özelliklede her yerde ismini duyduğunuz, bolca şubesi olan, meşhur büyük tabelalı, popüler kursları hiç önermiyorum. Bu kurslar genellikle yazılım öğrettiğini söyleyip bir kaç temel şeyi anlatıp bütün seneyi “hesap makinası”,”kütüphane takip programı” gibi şeylerle geçiren kurslardır. Yani para tuzaklarıdır.
Kurs faydalıdır ancak benim tavsiyem, etüt sınıflarda az kişiye proje yönelik çalışmalar yapan yerlerdir. Günlük hayatta programcı olarak proje geliştiren kişilerden alacağınız yüz yüze eğitimler sizin için çok faydalı olur. Birde bunlara ek olarak internette satılan kurslar var. Mesela udemy programında yüzlerce kurs bulabilirsiniz. bunlardan 2-3 tane alırsanız sizin için faydalı olur.
Kitap okusam faydası olur mu?
Elinizin altında kaynak kitaplar olmasının çok faydasını görürsünüz. Elimin altında internet var, kitaba ne gerek var demeyin. Bazen öyle bir durumda oluyorsunuz ki internette doğru düzgün bilgi bile bulamıyorsunuz bu yüzden kitaplar önemli. Ama kitaplar şart mı dersenizde hayır derim çünkü şuan yazılım üzerine olan kitapların fiyatı çok yüksek ve artık internette bu konuda türkçe kaynaklarda artmaya başladı bu yüzden bir süre sonra kitapların unutulacağına bile eminim.